içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

ESKİ TÜRKİYE'DE HER ŞEY VARDI

20 yıldır ülkeyi yönetenler sürekli eski ve yeni Türkiye'den söz ederek kıyaslama yapıyorlar. Eski Türkiye ile yeni Türkiye'yi bir de biz kıyaslayalım. Eski Türkiye'de her şeyden önce ahlak vardı, devlet yönetiminde liyakat vardı. Son 20 yılda milletçe isyan ettiğimiz öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşandı ki, öyle sözler, öyle yalanlar söylendi ki, eski Türkiye'yi mumla arar olduk. Evet, eski Türkiye'de zaman zaman siyasi istikrar yoktu, ülke koalisyon hükümetleriyle yönetiliyordu. Faizler ve enflasyon hep yüksekti. Ancak devlet tek adamın iki dudağı arasından çıkan sözlerle, çelişkilerle, tutarsızlıkla, demokrasi ve hukuk dışı anlayışla yönetilmiyordu. Yolsuzluk ve rüşvet bu kadar ayyuka çıkmamıştı. Adaletsizlik, haksızlık ve hukuksuzluk, hukuk devletini bu denli ayaklar altına almamıştı. Yoksulluk bu kadar artmamış, gelir dağılımı bu kadar bozulmamış, işsizlik bu denli korkutucu boyutlara ulaşmamıştı. Ülke; terör saldırılarıyla, deprem ve sel felaketleriyle, işçi ölümleriyle, kadın cinayetleriyle, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarıyla, katliam gibi trafik ve maden ocağı kazalarıyla bu kadar sarsılmamıştı!

 

Eski Türkiye'de Anayasa askıya alınmamıştı, parlamento işlevini kaybetmemişti, hukukun üstünlüğü vardı, medya üzerinde bu kadar ağır baskı yoktu. İnsan hakları ihlalleri bu kadar olmamıştı, Türkiye, AİHM'ce bu kadar çok tazminat davalarına çarptırılmamıştı. Yargı tarafsız ve bağımsızdı. Tarım yok edilmemişti, üretim vardı, çiftçi hayatından memnundu. Patates, soğan ve saman ithal edilmiyordu. Elektrik de vardı, herkesin evinde buzdolabı da vardı, ambulansta vardı. Ahlak bu kadar bozulamamıştı, insanlık vardı, komşuluk vardı, saygı ve hoşgörü vardı. Doğa bu kadar tahrip ve talan edilmemişti. Hayvancılık ölmemişti, canlı hayvan ithalatı yapılmıyordu. Zengin ve yoksul arasında orta sınıf vardı. İşsiz sayısı 10 milyona dayanmamıştı. Zengin ve fakir herkes et yiyebiliyordu. Emekli, memur, asgari ücretli yüksek enflasyonun altında bu kadar çok ezilmemişti. Vatandaşın bankalara ve kredi kartına borcu bu kadar artmamıştı. 20 milyon aç insan yoktu, açlıktan ve işsizlikten intiharlar olmamıştı.

 

Yeni Türkiye'de oto yollar, köprüler, şehir hastaneleri yapıldı. Bunlar elbette önemli projeler. Ancak araç geçiş ve hasta garantili bu projeler vatandaşın sırtına yeni yükler getirdi. Örneğin bu köprülerden garanti edilen araç geçmediği takdirde aradaki fark devletin kasasından ödenecek. Devletin kasasından ödenecek para da vatandaşın cebinden çıkacak. Yeni Türkiye'de; zengin daha çok zengin, fakir daha çok fakir oldu. Gelir eşitsizliğinde ve işçi ölümlerinde Avrupa birincisi olduk. Ülkede öyle şeyler oldu ki, son 20 yılda rantlar, talanlar, soygunlar, yandaş müteahhitlere bol keseden verilen ihaleler, yurtlardaki rezaletler, cumhuriyete saldırılar, hukuk cinayetleri, çocuklara yönelik taciz ve tecavüz olayları inançlı yüreklerde isyana dönüştü. En önemlisi de çağdaşlık rafa kaldırıldı ve çocuklarımızın geleceği yok edildi. Türkiye, komşu ülkelerle kavgalı değildi, dış politikada istikrar, caydırıcılık ve kararlılık vardı. İşte eski Türkiye ile yeni Türkiye bu!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum