içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

GENÇLER CAMİYE GİTSİN DE…

Dini inanç çocuklukta gençliğe nasıl işlenir..?
Eğitimle, aile öğretisiyle, gördükleri dini ritüellerle, çevresel faktörlerle, güzel örneklerle, islamiyeti temsil eden davranışlarla, tembihlerle, ‘hadi oğlum-kızım sen de arkadaşınla git’ demelerle, anne ve babanın tatlı sert yönlendirmeleri ile daha pek çok nedenlerle çocukların ve gençlerin zihnine işlenir.


Gençler dini inançtan nasıl uzaklaşırlar..?
Dini inanca etken kişi ve kurumların, dinin emrettiği davranışların dışına çıkararak. Siyasetçilerin, ‘dün dündür, bugün bugündür’ tarzında oy ve davranış çıkarı içeren falsoları nedeniyle.

Aile yapısının bozulmasıyla.

Toplum örf ve ananelerinin deforme olmasıyla.

Menfaatçi toplum oluşturulmasıyla.

Tasarruftan ziyade, israfçı anlayışın yerleşmesiyle.

İslamiyetin en önemsediği davranış biçimlerinden biri olan tasarrufun, kurumlarca ‘İtibardan tasarruf olmaz’ yakıştırması ile hiçe sayılmasıyla.

Gerçekçilikten ve hakkaniyetten uzak yandaş insanların oluşmasıyla.

Algı üreten trollerin ortaya çıkmasıyla.

Savunduğu değerlere saldıranların çoğunun, İslamiyet perdesinin arkasına saklanmasıyla.

 

O kadar çok gerekçe var ki gençleri dinden-namazdan uzaklaştıran.

 

Gençlere dini-namazı sevdirecek olan kim?

Öncelikle aileden başlayacak ama aile yapımız giderek bozuldu.

Sonrasında devlet…

Devletin görevlendirdiği kurum ise Diyanet İşleri Başkanlığı. Başkanlığa inancın sorgulandığı, halkı şükürcülüğe yönlendirip, lüks makam araçları ve harcamaları ile topluma İslamiyeti anlatan bir kurum ne kadar başarılı olabilir?

Örf ve ananeler: Kaldı mı? Evet hala kırıntıları var ve toplumun bir kısmı sahiplenmeye devam ediyor ancak o toplumun çocukları da maalesef namazı terk ediyor.


Bu sorun, twitter üzerinden çağrı yaparak gençleri Cuma namazına çağırmakla çözülmez.

Öğretmenlere, namaz saatindeki ders saatini değiştirin çağrısı ile sonuç alınmaz.

Bu sorun samimiyet ile çözülür.

Örnek olma ile gösterilir.

Dini inancı sorgulatanlarla, mücadele ile mümkün olur.

 

Halkın ticarette menfaatçi olacak,

Hükümet, tasarrufun T’si ile yan yana durmayacak,

Dün söylenen doğrular ile bugün çelişki oluşacak,

Adalette aşınmalar tartışılacak,

Sonra da hiç bir şey yokmuş gibi camilerin dolması beklenecek.
Ben de çok isterim ancak bu sorun böyle çözülmez.

Seyrederek bir yere gelinmez.

Önce samimiyet, sonra uygulama.

Marifet ise bunu en alttan değil, en tepeden başlayarak yapmak.
Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum